Düşünüyorum, öyleyse varım sözünü 1600’lü yıllarda söyleyen Descartes, bugünlerin geleceğini bilir miydi bilinmez. Bir robot kendi varlığının farkına vardı ve öyleyse varım dedi.
İnsanoğlu kendini ve çevresini tanıdı. Sonra çevresine ve diğer insanlara hükmetmeyi öğrendi. Daha da sonra teknoloji ve bilimi geliştirdi. Şimdi de kendisine yardımcı olacak pek çok araç ve gereçler başta olmak üzere robotik ürünler hayatımıza girmiş durumda.
Seri üretim yapan fabrikalardaki üretim bantlarına robotlar girmiş olsalar bile, hala günlük hayatta robotların gelişimine verilebilecek örnekler oldukça az. Fakat önümüzdeki 50 yıl içerisinde robotların gelişimi oldukça olağan. Hatta bu işsizliğin artması ve işçi sınıfının yerini robotlara bırakacak olması söylemlerini bile artırmış durumda.
Bu haberimizin konusu bir robotun, kendi varlığının farkına varması. Yani ben varım diyebilmiş. RPI araştırmacılarından Selmer Bringsjord, 3 tane robotla yaptığı yarışmayla, 3 robottan bir tanesinin kendi varlığını anlayabildiğini gösterdi.
Robotlara nasıl bir yarışma yapıldı?
Yapılan testin orjinali oldukça eski çağlara gidiyor. Efsanelere göre bir kral, vezir seçmek için bu yarışmayı kullanmış. Bu testin moderize edilmiş sürümü ise, robotlarda denenmiş.
Testin orjinalinde, bir kral yeni vezirini seçmek için ülkedeki en zeki üç adamı huzuruna çağırır. Kral, yarışmacıların kafasına mavi ya da beyaz bir şapka koyar. Ardından ayağa kalkarak şapkasının rengini bilebilecek ilk adamı yeni veziri yapacağını ve içlerinden en az bir kişinin mavi şapka taktığını söyler. Adamların her biri karşısındaki kişinin şapkasını görür ve her birinin birbiriyle konuşması yasaktır.
Robotların konuşma yeteneği kapatıldı
Benzer bir vezir testini 3 robota uygulayan araştırmacı, 2 robotun konuşma yeteneğini kapattı ve 3 robota aynı soruyu sordu.
Aranızdan hangisi hâlâ konuşabiliyor?
İki robot da bu soruya “Bilmiyorum” yanıtını üzerindeki ışıklarla sessiz bir şekilde verirken sadece bir tanesi bunu başarabildi.
Kendi sesini duyunca hâlâ konuşabildiğini anlayan robot, “Tamam, şimdi biliyorum” dedi.
Bir insan için çok basit gibi görünen bu durum, bir robot için oldukça zor. Robot soruyu dinlemeli, anlamalı, ardından kendi sesinin ‘bilmiyorum’ deyişini duymalı, diğer robotların sesinden farklı bir ses olduğunu anlayarak bunu tanımalı, ardından orijinal soruyla bağlantıyı kurarak sonuca varmalı ve hâlâ konuşabildiğini anlamalı.
Çözümsüz kalan sorunlar çözülebilir
Evet bilgisayarları, işlemcileri, robotları ve bunların çalışacağı yazılımları insanlar üretti. Fakat tüm insan ırkının azınlığını oluşturan, üst bilgi ve zeka seviyesine sahip bilim insanlarının, uzun uğraşlar sonucu ürettikleri oluşumlardan bahsediyoruz. Tabii ki de yeri geldiğinde insan beyninden daha hızlı düşünüp, bir çıktı alacaktır.
İşte bu test esasında çözümsüz kalan, insanın yetemediği konulara belki gelişmiş bir algoritmaya sahip makinanın yanıt vermesini sağlayabilir.
Gelişen yapay zeka ve teknolojiyle artık bunlar çok da uzak değil.