Honda, şehir içi mobiliteye yönelik yenilikçi çözümü olan elektrikli N-ONE e modelini resmi olarak tanıttı. Japonya‘da “kei car” sınıfında yer alan bu mini otomobil, pratik yapısı ve gelişmiş teknolojileriyle özellikle bireysel kullanıcıları hedefliyor. Markanın bu segmentteki ikinci elektrikli modeli olan N-ONE e, 2024’te tanıtılan ticari odaklı N-VAN e‘nin ardından geliyor.
Elektrikli Retro Tasarım: N-ONE e
Yeni Honda N-ONE e, ilk kez 2012 yılında piyasaya çıkan benzinli N-ONE modelinin elektrikli versiyonu olarak tasarlandı. Dış görünümde retro çizgiler büyük ölçüde korunurken, düzleştirilmiş ön ızgara, yuvarlatılmış tampon formu ve gövdeye entegre edilen çift şarj portu gibi detaylarla elektrikli kimlik ön plana çıkarıldı.
İç mekânda ise sürüş konforu ve kullanım kolaylığı ön planda tutuldu. Orta konsolda yer alan dokunmatik multimedya ekranı, buton kontrollü vites sistemi ve fiziksel klima kontrol düğmeleri, sade ancak fonksiyonel bir kabin düzeni sunuyor. Kompakt boyutlarına rağmen, şehir içi sürüşlerde maksimum pratiklik hedefleniyor.
270 Km Menzil ve V2H Özelliği
Honda, N-ONE e modelinin WLTP ölçümlerine göre 270 kilometrenin üzerinde bir menzil sunduğunu açıkladı. Tüm teknik detaylar henüz paylaşılmasa da, modelin N-VAN e ile bazı bileşenleri paylaştığı ve Japon kei car standartlarına uygun olarak 63 beygir gücünde bir elektrik motoruyla donatıldığı belirtiliyor.
N-ONE e’nin dikkat çeken özelliklerinden biri de V2H (Vehicle to Home) teknolojisi. Bu sistem sayesinde araç, elektrik kesintisi veya doğal afet gibi durumlarda taşınabilir bir enerji kaynağı olarak kullanılabiliyor. Ayrıca kamp, şantiye veya açık hava etkinliklerinde elektronik cihazlara güç sağlamak da mümkün hale geliyor.
Lansman ve Gelecek Planları
Yeni elektrikli mini otomobil için ön siparişler 31 Ağustos’ta alınmaya başlanacak. Resmi lansman ise Eylül ayında gerçekleştirilecek. Tanıtımın, Honda’nın Avrupa pazarı için hazırladığı “Süper EV” modelinin lansmanıyla aynı dönemde yapılacağı açıklandı.
Honda, N-ONE e ile sadece Japonya’daki kei car segmentine çevreci bir alternatif sunmakla kalmıyor; aynı zamanda elektrikli mobilite vizyonunu daha fazla kullanıcıya ulaştırmayı amaçlıyor.